don't be glum, be glam

Slept on my face, and woke up confused
A bit concerned about what I've been up to
There's so many people I might have upset
I apologised to them all with the same group text

Bring me tea!
Bring me coffee!

I was up all night
I've been making mistakes
I'm hiding it well
But I don't feel great

I'm trying to deal with it quietly
But something's gone very wrong with me
I don't know how long I can keep it hid
I'm having trouble forming sentences

Bring me tea!
(That looks like it really hurts)
Bring me coffee!
(Should have taken the day off work)

(Last night we tried to warn him)
Took me ages to get dressed this morning

Art Brut'nün yeni şarkısı Alcoholics Unanimous kesinlikle hayatımın soundtrack'i olmalı. Özellikle sözleri ("Slept on my face/ and woke up confused/ A bit concerned about what I've been up to/ There's so many people I might have upset/ I apologised to them all with the same group text") akşamdan kalmış sabahlarımda yaratıcılığım üzerimde olabilse yazacağım türden kesinlikle. Sabah pişmanlıklarıma göre tam. Alcoholics unanimous!!

Glam Chops da seviyorum. Pek glamler.

Elma şarabı buldum sonunda, bugün içmeyi planlıyorum. Ve birazdan hastaneye gidip tekrar ayağımın röntgenini çektirmem lazım, yeniden kırdım sanırım. Pfh.

İnsan 6 içinde 2 kez fark etmeden aynı kemiğini kırar mı ya?

bir yerde // constant craving

We Hate Sam Ronson şeklinde bir grup var mı acaba? Varsa üyesi olabilirim her an. Bir zamanlar favori çiftim olan, hatta duvarımda resimleri asılı olan tek çift olan Lindsay ve Sam ikilisi ayrıldıktan sonra Sam'e felaket derecede antipati beslemekteyim. Lindsay'i aldattığı dedikoduları, medyada ortaya çıkan yaptığı mallıklar falan beni aşırı derecede soğuttu. Lindsay sana fazla gelir bir kere. Ayrıca onun sayesinde isim yapıp sikko DJ'likten gecesine 15000 pound alan bir tip haline geldikten sonra kızcağızın bu kadar ağzına sıçmayı garipsedim cidden. Ölsün mümkünse SamRo.

Eski sevgililere adıyorum bu post'u. Leisha Hailey ve KD Lang çifti, 1996.



Ve KD Lang'in bu şarkısı da benim eski sevgilime gitsin bari..

Even through the darkest phase
Be it thick or thin
Always someone marches brave
Here beneath my skin

Constant craving
Has always been

Maybe a great magnet pulls
All souls towards truth
Or maybe it is life itself
That feeds wisdom
To its youth

Constant craving
Has always been

do it again

I'm loving this ad!! Isn't that the hottest guy in the world or what??

Turns out his name is Mat Gordon. I just added his name to the List of People I'd Love to Stalk. So abso-fuckin-lutely hot.

boygasm and girlgasm: why so different

Dünyadaki en mükemmel çiftler bence!! X &G.

Instant Gender Aptitude Quiz



Gender Outlaw

Honey, you're too far gone to make the climb back up to "real" man or "real" woman. Your next step would be to let yourself explore some of the places that really thrill you, no matter the social taboos. Just be kind and compassionate when you're doing it, okay?

dead like me

Life sucks, and then you die. And then it still sucks. Death is kind of like sex in high school. If you knew how many times you missed having it, you'd be paralyzed.

Ve favori quote'um: Sir, I'm going to put this politely as possible. I will fuck you up!

jenny was a friend of mine

İzmir'e geldim bugün. Alakasız bir şekilde geçen yaz sonu ayrıldığım ve 8 aydır bir kelime konuşmamış olduğum eski sevgilim geldi aklıma, aylar sonra ilk kez onu özledim ve ne kadar kalp kırıcı bir insan olabildiğim geldi aklıma, üzüldüm. Eğer bunu okuyorsan üzgünüm, başına gelen tüm kötü şeyler için, hepsinden kurtarmak istemiştim seni. Umarım mutlusundur.


I, I still remember
How you looked
That afternoon
There was only you
You said it was just like a full moon
Blood beats faster in our veins
We left our trousers by the canal
And our fingers they almost touched
You should have asked me for it
I would have been brave
You should have asked me for it
How could I say no?
And our love could have soared
Over playgrounds and rooftops
Now every park bench screams your name
I kept your tie
I'd have gone wherever you wanted
And on that teacher's training day
We wrote our names on every train
Laughed at the people off to work
So monochrome and so lukewarm
And I could feel our days where becoming night
I could feel your heart beating across the grass
We should have run, I would go with you anywhere
I should have kissed you by the water
I still remember

vince noir is the king of the mods

Driving along on a plastic dream,
heart beats fast, like a tiny machine,
I am Electro Boy,
I am Electro Girl,

Sailing along on a perspex sea,
Crystal Moccasins, bionic cheese,
I am Electro Boy,
I am Electro Girl

Her cümlemin sonuna Bionic Cheese ekleyerek Lisa'yı deli ediyorum bu aralar. Bionic Cheese!! Bugün İtalyan yemeye gidiyoruz 6. ayımızı kutlamak için, sonrasında da London Gay and Lesbian Film Fest'den bir film izleyeceğiz. Yemek sipariş ederken garsona "Can I have some bionic cheese on my pizza please?" desem ne olur merak etmekteyim.

Ayrıca constructivism ve world state konusunda bir essay'i konuyu seçmemden sonraki 24 saat içinde nasıl bir insan üstü güçle bitirdim bilmiyorum ama tebrik ediyorum kendimi.

Bionic cheese dudes!!

reading calling

Dün satışa çıktığı anda satıldığı bilet sitesini 7-8 saat boyunca kitleyen ve 12 saat geçmeden sold out olan Reading Festivali biletlerine tanesine 500 YTL ödeyerek sahip olmuş bulunmaktayım. Karaborsası kaça gider düşünemiyorum bile. Ama line-up çok oha. Ve bir de Efes One Love bileti aldım yanına, Klaxons ve Royksopp. Mükemmel.

i swallow words like a placebo

Placebo konser haberinden olsa gerek bütün gece Placebo konseptli rüyalar gördüm. Gece uyumadan önce 9 yıllık Placebo sevgimi artık bir dövmeyle kutlamanın zamanı geldiğine karar vermiş ve bileğime Without You I'm Nothing yazdırmayı düşünmüştüm. Sabah uyandığımda birden "I had an epiphany!!" şeklinde "Neden Soulmates Never Die yazdırmıyorum ki?" dedim kendime. Neden bilmiyorum, Placebo'nun o dönemini daha çok özdeşleştiriyorum kendimle. Karar veremedim, %30 WYIN-%70 SND gibiyim şu an. Fikri olan?

ashtray heart

I will battle for the sun
And I won’t stop until I’m done
You are getting in the way
And I have nothing left to say

I will brush off all the dirt
And I will pretend it didn’t hurt
You are a black and heavy weight
And I will not participate

Dream brother, my killer, my lover
Dream brother, my killer, my lover..

Placebo'nun son single'ı Battle For The Sun'ı dinliyorum şu an. Nasıl beceriyorlar, nasıl her albümleri o anki ruh halime, hayatımın o dönemine bu kadar uyuyor bilmiyorum. Ne yapsalar tapınarak dinleyeceğim tek grup, Brian Molko öl dese mutlu öleceğim tek insan. İstanbul konserleri varmış hem de Haziran'da, mükemmel.

Bu arada yeni davulcularının tipine ısınamadım, dandik hardcore gruplarının redneck'liğini dövmelerle kapatan bir üyesi gibi. Placebo'nun imajına yakışmamış hiç. Ama Brian'ım Molko'mun saçlarının daha uzun olmasına bayıldım. Of tapıyorum bu adama ben.

Dream brother, my killer, my lover.