Thursday 13 September 2007

running up that hill

it doesn't hurt me. do you want to feel how it feels? do you want to know that it doesn't hurt me? do you want to hear about the deal that i'm making? you, it's you and me. and if i only could, i'd make a deal with god, and i'd get him to swap our places.
you don't want to hurt me, but see how deep the bullet lies. unaware i'm tearing you asunder. there is a thunder in our hearts, baby. is there so much hate for the ones we love? tell me, we both matter, don't we? you, it's you and me. it's you and me, we won't be unhappy.

it does hurt me. the distance, the loneliness. it does hurt. all the anticipation, hope and let-down. frustration. i've been waiting for you. it's been 5 years. and i'm still waiting. you never came. please. now is the time. i need to find you, i'm afraid of the things i might do, i can't be alone. you will be here, i won't be zero anymore.

where's the party at?

I'm taking a few days off, no school, just gonna sit at home and enjoy doing nothing and being all by myself.
I feel much stronger and peaceful now. YAY!! :)

And I met someone who makes me feel very excited. I can't wait to get to know him better.

Tuesday 11 September 2007

regina george is flawless

Adsl'ine şifre koyan birtakım paranoyak belirtiler gösteren insanlar sebebiyle birkaç gün nete giremedikten sonra, sonunda kendi kablosuz modemimi alıp kendi adsl'imi kullanmaya başlamış bulunmaktayım. Şifre bile koydum ki, otlakçılar giremesin, onlar da kendi modemlerini almak zorunda kalsınlar. Böylece zincirleme bir Herkes Kendi Netini Kullansın kampanyası başlasın. Evet, dünyada bir etki-tepki zincirine neden olmak pek ilginç, pek the Butterfly Effect modunda birşey.
İstanbul'dayım ve okulun 2. günüydü bugün. Danışmanlara, servisçilere, banka görevlilerine, kayıt görevlilerine, öğretim üyelerine, öğrencilere, taksi şoförlerine ve etrafımdaki her türlü insana *çok* fazla sinirlenip öfke patlamaları yaşıyorum bugünlerde. Evet, herşeye patlayacak bir neden bulmam an meselesi. Caddebostan Migros önünde oturup milleti kesmekten ve gereğinden fazla yüksek sesle gülmekten başka eğlencesi olmayan pek metalcore'cu gençlerimiz mesela? Neden olmasın sevgili seyirciler.
Bu arada, beni sinirlendirmek için özel çaba harcayan *bazı kişiler* (bu tamlamayı kullanmaktan çok zevk aldım, çok nostaljik) bu çabalarının işe yarayacağını düşünüyorlarsa, fazlasıyla yanılıyorlar. Çünkü davranışları bana sadece istediğini elde edemediği için ikinci seçeneğini kullanmak zorunda kalmanın ezikliğiyle ortaya çıkan *gülünesi*, zavallı, oksijen israfı hareketler gibi geliyor sadece. ;)