http://www.facebook.com/group.php?gid=22226464029
Benden 1 hafta önce doğan birinin ölmüş olması. İkimizin de burcunun Yengeç oluşu. Yengeç burcunun Ay'la olan garip ilgisi, ve şu anda dolunayın tam ortasında olmak.
how i wish that i could
break into your dreams
do i have the force i need
to break into your dreams
i hold you in my arms
dimmed by scarlet morning red
i whisper in your ear
"do you dream of me?"
Saturday, 16 August 2008
Wednesday, 13 August 2008
six degrees
Tuesday, 12 August 2008
you're looking very shane today
Benim ve dünya üzerindeki milyonlarca hanfendinin hayallerini süsleyen Katherine Moennig, yani efsanevi Shane, CSI: Miami'nin dün Digiturk'te gösterilen bölümünde Mary adlı bir şüpheliyi canlandırıyordu. Hatta sonradan adamın tekini bıçakladığı ortaya çıkıp hapse girdi diyerek izleyecek olan varsa hemen sonunu da söylemiş olayım.
bir tipsizden kurtulmuşum
Kafama takılan birkaç şey var.
-İnsanlar nasıl biriyle birlikte yaşayabiliyorlar? Hayatta en aşık olduğum anı düşünüyorum, o insanla bile yaşamak istemezdim birlikte. 24/7 sıkılmaz mı ya insan? Şahsen benim 2. günden sinirime dokunmaya başlar kim olursa olsun. Yalnızlığıma çok düşkün oluşumdan mı bu, yoksa bir gün birisiyle birlikte yaşamak isteyecek miyim?
-Yine yukarıdakine benzer bir soru. İnsanın çevresindeki tüm potansiyellere gözünü kapatıp isteyerek tek eşli bir ilişki içinde olması, settle down moduna geçip tek bir kişiye bağlanması belli bir yaşa gelmediğim için mi bana imkansız geliyor; yoksa aslında öyle yapanlar kendilerini kandırıyor ve böyle birşey yok mu? Gerçekten evli ya da ciddi ilişki içindeki insanlar başkasına bakma isteği duymuyorlar mı, yoksa bakmak isteyip içlerinden gizlice ahh mı çekiyorlar?
Ayrıca bir de cevaplandırabildiğim bir soru var. Şu anda/bir süredir nasıl bir ilişki istiyor(d)um? Biraz uzak mesafeli, her gün görmeyeceğim ama görünce de tadını sonuna kadar çıkarabileceğim, beni her dakika aramayan ama arada sevgi kelebeği mesajlar atarak beni çok mutlu eden, ortam insanı olmayan ve bana iyi gelecek olan biriyle, hiç kavga etmediğimiz, herşeyin kolay, rahat ve huzurlu olduğu, içime nedensiz sıkıntılar vermeyen, yalnız olmadığımı her an bildiğim için beni mutlu eden bir ilişki. Bunu istiyormuşum demek ben uzun süredir, çünkü şimdi o ilişkiye sahibim ve herşey tamamlandı.
-İnsanlar nasıl biriyle birlikte yaşayabiliyorlar? Hayatta en aşık olduğum anı düşünüyorum, o insanla bile yaşamak istemezdim birlikte. 24/7 sıkılmaz mı ya insan? Şahsen benim 2. günden sinirime dokunmaya başlar kim olursa olsun. Yalnızlığıma çok düşkün oluşumdan mı bu, yoksa bir gün birisiyle birlikte yaşamak isteyecek miyim?
-Yine yukarıdakine benzer bir soru. İnsanın çevresindeki tüm potansiyellere gözünü kapatıp isteyerek tek eşli bir ilişki içinde olması, settle down moduna geçip tek bir kişiye bağlanması belli bir yaşa gelmediğim için mi bana imkansız geliyor; yoksa aslında öyle yapanlar kendilerini kandırıyor ve böyle birşey yok mu? Gerçekten evli ya da ciddi ilişki içindeki insanlar başkasına bakma isteği duymuyorlar mı, yoksa bakmak isteyip içlerinden gizlice ahh mı çekiyorlar?
Ayrıca bir de cevaplandırabildiğim bir soru var. Şu anda/bir süredir nasıl bir ilişki istiyor(d)um? Biraz uzak mesafeli, her gün görmeyeceğim ama görünce de tadını sonuna kadar çıkarabileceğim, beni her dakika aramayan ama arada sevgi kelebeği mesajlar atarak beni çok mutlu eden, ortam insanı olmayan ve bana iyi gelecek olan biriyle, hiç kavga etmediğimiz, herşeyin kolay, rahat ve huzurlu olduğu, içime nedensiz sıkıntılar vermeyen, yalnız olmadığımı her an bildiğim için beni mutlu eden bir ilişki. Bunu istiyormuşum demek ben uzun süredir, çünkü şimdi o ilişkiye sahibim ve herşey tamamlandı.
Subscribe to:
Posts (Atom)