Tuesday, 1 June 2010

fuck you aurora, you took my only friend

Dünden beri Türk internet ortamlarından gördüğüme bakılırsa herkes İsrail'in yardım gemisindeki insanları öldürmesi yüzünden galeyana gelmiş durumda. Sözlük'te İsrail başlığına "hepsi ölsün" modu şeyler yazanlar, Facebook'ta "İsrail'le savaş isteyen 70 milyon yürek arıyoruz" gibi gruplar açan/üye olan insanlar. Milliyetçiliğe, "Türk'üm gurur duyuyorum"culuğa, bir grup insanın yaptığı şeyler için bir ülkenin tamamından nefret etmeye, "Filistinliler din kardeşlerimiz" muhabbetlerine, en çok da İsrail-Filistin conflict'inin tarihi konusunda en ufak bir fikri olmayıp böyle gerizekalı gibi bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olup gaza gelenlere hiç tahammülüm yok. Savaş isteyen 70 milyon yürek arayan insanlar merak ediyorum savaş olsa kalkıp kendileri savaşa gidecekler mi? İsrail'in gücünden haberleri yok mu, bu Türk ordusu süperdir yanılsamasının kaynağı nedir? Savaş gibi şu andakinden bilmemkaç kat fazla insanın öleceği bir şey istenebilir mi? İnsanların ölmesine gerçekten çok üzüldüm ama milyon kere "Gelmeyin" denildikten sonra ısrarla gittiklerinde ne bekliyorlarmış ki? At gözlüğüyle düşünen insanlar sinir bozucu.


Bugün the Hawley Arms yerine bir Belçika restaurantında yemeye karar verdik (daha doğrusu ben karar verdim, Lisa'nın henüz haberi yok) Alkaline Trio konseri öncesi. Moules Frites ve Kwak gibisi yok.





Oğuz'a Alkaline Trio t-shirtü almam lazım.


My, my, what a mess we've made
Of our precious little lives these days
It appears a big fucking tornado has twisted us up recently
Best wishes have been made for you
You never had no say, it's true
You have to be the cutest gravedigger I've ever seen

And all your lonely nights in the city of lights are much like
All these crowded bars I so often find my stupid self stumbling through

Fuck you Aurora, you took my only friend
And although it's all my fault,
The blaming myself had to come to an end. So I say:
Fuck you Aurora, you took my only friend
You won't catch me behind the wheel
Of a Chrysler ever again.

No comments: