Friday, 10 August 2007

day 11-- loving lovable lovely lovelorn loveless

Bugün sabah Deniz'le uyandığımız anda TV başında bulduk kendimizi. Arka arkaya 820582 saat boyunca CSI+Coca Cola Light+cips takıldıktan sonra hayatın anlamını bulduğumuza inandık.

Dün gece gerçekten oldukça ilginç bir gündü. Pub'da 3 kız ölesiye sıkılmış otururken, "Neden dedikodu yapmayalım ki?" dedik birdenbire. Buraya kadar herşey normal ve her zamanki gibiydi. Asıl garip olan, dedikodusunu yaptığımız herkesin bir anda arka arkaya Pub'a gelmeye başlamasıydı. Tam bir ben allaha inanmıyorum ama bir güç var anıydı. Birşey dilesem olurdu diye düşündüm. Sonra ne dilemek isterdim diye sordum kendime. O anda olmasını istediğim hiçbirşey yokmuş gibi geldi. Huzursuzluğa, sıkıntıya kaptırıp gidiyordum ki birden içeri 2 tane taşşşşşş çocuk girdi. Birden ben farkında olmadan "OHA" kelimesi kendini dışarı bıraktı dudaklarımdan. Masadaki herkes dönüp çocuklara baktı. Çocuklar gerçekten fazlasıyla exchange student'tılar ve fazlasıyla yakışıklılıktan ölüyorlardı. Öyle bir sevgilim olsaydı, bu duygusuz halimle bile ona herşeyimi verirdim dedim kendi kendime. Kafamda kusursuz sevgiliye dönüştürdüm o çocukları. Exchange, bebek yüzlü indie boy'lardı onlar. Birayla sarhoş olup one night standler yaşamazlardı. Ellerinde mojitolarıyla bakıp gülümserlerdi, yanınıza gelirlerdi, böylece dans edebilirdiniz hiç konuşmadan. Burnunuzu boyunlarına yaslayıp koklardınız, onlar da alnınızı öperlerdi ya da dudağınızın yanını. Cici çocuklardı onlar, eve götürdüğünüzde yanınıza yatıp o skinny pantolonları ve yakası sonuna kadar iliklenmiş gömlekleriyle sabaha kadar size sarılacak olan çocuklar. Uyandığınızda çoktan uyanmış ve sizi izlerken bulacağınız çocuklar. Size asla nerdesin kiminlesin diye hesap sormayacak, sizin de hesap sormayacağınız çocuklar. Birlikte bir şarkınızın olacağı çocuklar. Evet, cici çocuklar olmalıydı onlar.

Lovelorn kelimesine bayılıyorum. Hatta sanırım bir kelime olsaydım, o olurdum.

Loving, lovable, lovely, lovelorn, loveless.

3 comments:

Zui's diamond dust shoes said...

indie boylar göürn dediimde sana nerdeee keşke demiştin
bak gördün mü alasını görmşsün!
gidip foto çekilseydiniz beraber:P

zerofeelings said...

i'm in love. oh, the indie boys.

pansy said...

biraz fazla guzellerdi..