Saturday, 13 November 2010

don't you wish your hair was made of glue?

Bu akşam Riot Cabaret var. Trans ve homofobi karşıtı bir gece, ve bir sürü insan aylardır bunu bekliyor. Scala gibi büyük bir mekanda olacak bir de, 3 kat dolusu queer yani. İlginç bir gece olacak kesinlikle.

Billy Talent aklıma esti birden şimdi. Yıllardır dinlemediğim, ama 15 yaşlarındayken tapınırcasına sevdiğim bir gruptu. Sabah sabah açtım, dinliyorum. Özlemişim.

Sözlük'te birinin intihar girişimini konuşuyor bugün herkes. "İntihar edecek olan adam bunu söylemez" diyen belli ki hayatında hiç intiharı düşünecek kadar low bir noktaya gelmemiş idiotlar mı ararsınız, "Trafiğin içine etti, ölür umarım" diyen mallar mı, her türlü gerizekalı kendini göstermiş direk bugün.

Ben intihar girişiminde bulunacak olsaydım ve kesinlikle en ufak bir kurtarılma isteği taşımıyor olsaydım, bunu Sözlük gibi son derece public bir şekilde açıklamazdım. İntihar mektubu yazmak ve görmesi gereken insanların bulacağı bir yere bırakmak neyse, ama bu kadar uluorta "Ben intihar edeceğim" diyen insan mutlaka nihayetinde kurtarılma düşüncesiyle yapıyordur bunu. Tabii gerçekten ölmek istiyor ve bunu "Madem öleceğim bari görkemli bir şekilde gideyim" modunda yapmayı tercih ediyor olma ihtimali de var. "İntihar edecek olan adam bunu söylemez"cilere hak vermediğim nokta da bu. Birkaç kez intihar girişiminde bulunup sonunda başarılı olan bir çok insan önceki girişimlerinde intihar etmeyi düşündüklerini başkalarına söylemiş oluyorlar.

İntihar girişimi videosunu izledim Hürriyet sitesinde. Anlam veremediğim nokta, adam orada köprünün demirlerine tutunmuş, yanda bir polis ikna etmeye çalışıyor atlamasın diye, arkada köprüden arabalar geçiyor. Twitter'da birisi "Bono için köprü kapatılıyor, biri intihar etmeye kalkınca kapatılmıyor, yazık" yazmış, aynen katılıyorum. Köprünün tamamen trafiğe kapatılması gerekirdi, ya da en azından adamın olduğu taraftaki tüm şeritler kapatılmalıydı diğer yönün trafiği akmaya devam etse bile. İntiharın son derece "entertainment" haline gelmesini ve köprüden gelip geçenin merakla bakmasını geçtim, akan trafik yüzünden adam irkilir ve istemeden düşer diye akıl edemiyor mu kimse? Yok zaten İstanbul'un trafiğinin içine edilmişmiş de, bu olay yüzünden ambulansla hastaneye yetiştirilmeye çalışılan insanlara ya birşey olduysaymış da, bilmemne. Birincisi İstanbul trafiği her zaman içine edilmiş durumda, ayrıca insanların bu kadar kesinlikle geç kalamayacakları mega önemli ne işleri olabilir Cumartesi öğlen vakti? Bu kadar trafik bık bık yapacaksanız İstanbul'da yaşamayın kardeşim. İkincisi Avrupa yakasından Anadolu yakasına ambulansla acil hasta yetiştirilmesi bana pek mantıklı gelmiyor, eminim gerçekten acil hastalara aynı yaka üzerinde daha yakın bir hastane bulunabiliyordur.

Bu da böyle işte.

My heart is in the right place
So wipe that smirk right off your face
Don't make me feel like that
Cause that's just plain not nice

We don't always see the bright side
And I lied when I said I was fine
You slapped my face today
But I have licked my wounds and carried on

Everybody needs some sympathy
Santa seemed to miss my chimney
You stole my luck from me
And now my fortune cookie's empty

No comments: