Thursday 18 March 2010

nothing's wrong today


Cumartesi gecesi Londra'daki IAMX konseri için inanılmaz heyecanlıyım. Konserden önce Popular Culture essay'imi en azından yarılamış olmak istiyorum. Konu postfeminism olduğundan bu essayi yazmak için sabırsızlanıyorum bile denebilir; günlük düşünce akışımda oldukça büyük yer eden bir konu, o yüzden thesis statement konusunda zorlanmayacağımdan eminim. Birkbeck başvurum için istenen ve Sex and the City'nin kadınları özgürleştirici görünüşünün sahte olduğundan bahsettiğim commentary'den yola çıkmayı planlıyorum. Konu postfeminizmin popüler kültürdeki örnekleri, kadınların "özgürleşiyoruz" adı altında yarı çıplak gezip önüne gelenle yatıp kalktıkları ve bunun aslında feminizm öncesi bir döneme geri dönüş olduğuna dair örneklere ihtiyacım var; Girls Gone Wild ve türevlerinde kameralara göğüslerini gösteren, striptiz kurslarına giden ve Playboy giyen, porno izlemeyi gelişmişlik olarak gören kadınlar gibi. Aklınıza gelirse paylaşmakta çekinmeyin ;)

Bir de Delphic delisiyim bu aralar.

Late at night, I'll run through the streets and empty corridors.
I'll find my counterpoint, inside a red room locked behind a door.

I keep holding my head up, holding it up.
Holding my head up, holding it up.
And you just don't come back, around.
It seems to me that we will never be.

And tell me nothing's wrong, nothing's wrong, nothing's wrong today.
Just tell me nothing's wrong, nothing's wrong, nothing's wrong today.

Everything I know
is suddenly gone.

No comments: