Sunday 27 March 2011

the alternative

Dün Londra'da hükümetin kemer sıkma politikalarına karşı ülkenin her yerinden gelen yarım milyon insanın katıldığı bir protesto vardı. 800 otobüs dolusu insanın Londra'ya akın etmesine neden olan protesto 2003'teki Irak savaşı protestosundan beri yapılan en büyük protestoymuş ayrıca.

Tanıdığım çoğu insan dün protestodaydı (iki arkadaşım koltuk değneklerine falan aldırmadan gitti hatta). Ben ayağım fena durumda olduğundan ve zaten tezimi yetiştirme derdinde olduğumdan gidemedim. Gidenlerin söylediğine göre inanılmaz bir barış ve birlik içinde geçmiş yürüyüş; Oxford Street'te Topshop'u, HSBC'yi ve bir sürü diğer mağazayı, ve Ritz Hotel'i talan edenler yürüyüşle alakası olmayan azınlık bir grupmuş. Yakalanıp cezalandırılırlar zaten yakın zamanda. Geçen seferki öğrenci ayaklanmalarında olay çıkaranlar çok kısa bir süre sonra yakalanmıştı; İngiltere'de her sokakta 2482 tane mevcut olan CCTV kameraları, insanların çekip Youtube'a koyduğu videolar bilmemneler derken vandalism işine girenler anında yakalanıyor.















Dün iki insanla iki farklı konuda tartıştım. Gerçi taraflardan birinin bir kulağından gireni diğer kulağından çıkarmakta ve kendi düşüncesi dışında bir fikrin de hak verilebilir olduğuna inanmamakta ısrarlı olduğu bir duruma ne kadar "mantık çerçevesi içinde gerçekleşen bir fikir alışverişi" (yani "tartışma") denebilir bilmiyorum.

Sözlük'te trans bir kadının milletvekili aday adayı olmasıyla ilgili "Neden olmasın, mecliste bir sürü gizli eşcinsel vardır zaten, destekliyorum" türü entry giren biriyle tartıştım ilk olarak. "Pardon ama transseksüellikten eşcinselliğe nasıl geldiğini anlayamadım" dedim. "Transseksüeller de eşcinsel" dedi bana. Evet, gayet de bunu dedi. Ve anladığım kadarıyla kendisi de eşcinsel (bunu belirtiyorum çünkü hetero birinden bu kadar cahil bir şey duyduğuma inanabilirim ama eşcinseller de mi bu kadar dünyadan bihaber yaşıyor ya?). Gözlerime inanamadım.

Sözlükte çoğu insan bu bahsettiğim başlıkta transseksüellikten "cinsel yönelim" olarak bahsetmiş.

Transseksüellik cinsel yönelim falan değildir. Transseksüellik cinsiyet kimliğiyle ilgilidir, cinsellikle değil. Kadın, erkek, ikisi de, ya da hiç biri olmakla ilgilidir; heteroseksüel, biseksüel, homoseksüel vs. olmakla değil.

"Transseksüeller de eşcinsel" falan değildir ayrıca. Eşcinsel transseksüeller olduğu kadar, heteroseksüel olan da bir sürü transseksüel var. Bir sürü trans erkek arkadaşım var sadece kadınlarla birlikte olan. Onu geçtim, belki tanıyorsunuzdur, Bülent Ersoy diye birisi var son derece kadın olup erkeklerle birlikte olan. Sanıyorum kendisi heteroseksüel.

İkinci olarak Reglnet'te "Lezbiyenlerin neden gay erkek pornosu izlediğini anlayamıyorum" diyen biriyle tartıştım. Lezbiyenler neden bunu yapar? Çoğu gay erkek pornosu piyasadaki çoğu sözde lezbiyen pornosundan çok daha gerçekçidir. İki tane sahte tırnaklı, silikon göğüslü, solaryumlu sahte sarışını izleyeceğime son derece queer iki erkeği izlemeyi tercih ederim şahsen. Ama lezbiyen birisi kadın vücudundan etkileniyorsa kadın olmayan bir şeyi neden izlesinmiş. Dedim ki, lezbiyen olmak erkek vücudunu çekici bulmaya engel değildir, erkek vücudunu çekici bulmak onunla seks yapmak istendiği anlamına gelmez, gelse bile bu insanın lezbiyen kimliği taşımasına engel değildir.

Cevap: Erkeklerle seks yapan ya da yapmak isteyen birisi lezbiyen değildir bana göre.

Sen kimsin ki, lezbiyen polisi mi? Sana mı soracak insanlar "Ben kendime lezbiyen demek istiyorum, kriterlerine uyuyor muyum acaba, dememe izin veriyor musun" diye?

Bu tür lezbiyenler-asla-erkeklerle-birlikte-olmazlar mitleri çağa ayak uydurmuş zihinlerde ve toplumlarda çoktan aşıldı, klişe olmak istemem ama.

Kendini tamamen lezbiyen olarak tanımlayan, arada aklına esince tamamen cinsel isteğini doyurma amaçlı erkeklerle seks yapan o kadar çok insan biliyorum ki. Ve onlara gidip "Hayır, bence siz biseksüelsiniz" deme haddini kendimde kesinlikle görmüyorum. İnsan kendini nasıl istiyorsa öyle tanımlar, başka birinin aksini iddia etmek gibi bir hakkı yoktur.

İnsanlar hala cinselliğe bu kadar siyah-beyaz gözüyle bakıyorlar ya, çok sinirleniyorum. "Karşı cinsle birlikte oluyorsan heterosun, hemcinsinle birlikte oluyorsan eşcinselsin, ikisini de yapıyorsan biseksüelsin" gibi daracık bir mantığa tıkılı kalmış bazıları.

Daha önce bir kadınla birlikte olmamış bir kız arkadaşı olan lezbiyenlerin "Benim kız arkadaşım straight" türü muhabbetler yaptıklarına çok denk geliyorum. Arada sırada hemcinsiyle birlikte olan kadınlara heteroseksüel demeye devam etmekte bir sıkıntı görmüyor kimse. Neden aynı şeyi lezbiyenler yapınca hemen "Hayır, sen artık biseksüelsin" oluyor? Bu kadar mı korkuyoruz körü körüne bağlandığımız kimliğimizi sorgulamamıza yol açabilecek şeyler yapan insanlardan?

Çok dar düşünüyor insanlar, çok.

Böylelerine laf bile anlatmıyorum artık, dediğim gibi bir kulaktan girip diğerinden çıkıyor çünkü.

No comments: