Monday, 3 November 2008

baby girl, shock me like an electric feel

Sıkıldım ben. Paris'in 2 saat uzağımda olmasına, salak Eurostar biletleti über pahalı olduğu için gidememeye sinir oluyorum. Ev arkadaşımın rezalet ötesi müzik zevkini 24 saat dinlemek zorunda olmak da sinir bozucu. Odamı pislik götürüyor her zamanki gibi, oysa daha 2 gün önce süper topluydu. Sırtım ağrıyor deli gibi, masaj yapabilen bir sevgilim olsaydı keşke. Ve maddi durumu en az benimki kadar iyi olan, benim gibi anlık kararlar verip saçma heyecanlara atılan, "Hadi kalk bilmemnereye gidiyoruz" ya da "Evinin önündeyim, aşağı insene aşkım" diyen bir sevgili. Ve ben sevgilim bu yazdıklarımı anlamasın diye Türkçe yazıyorum, çünkü uğraşamayacak kadar bıkkın ve kusursuzu arayamayacak kadar yorgunum. Evet işte böyle. 140 pound gözümde büyümezse haftaya Çarşamba İstanbul'a gitmeyi düşünüyorum, kalacak yerim ve ailemin Türkiye'ye gideceğimden haberi yok. Bu da böyle bir durum.

No comments: