Zerofeelings İngiltere'den bildiriyor.
Cumartesi sabahı havaalanı telaşıyla başlayan yolculuğumun ilk dakikalarının içine Kıbrıs Türk Havayolları ile gitmek konusunda verdiğim dandik karar nedeniyle sıçıldı. 35 kilo bagaj fazlası olan -abartmıştım biraz evet- benden 475 YTL ekstra bagaj parası istediler. "Çüşşş yok artık be" diye olay yerinden uzaklaşıp olayı mafya babama iletmem, onun da görevliye 10 dk bağrınması sonucu ekstra valizlerimden birini ücretsiz olarak aldılar, diğerini de bırakmak zorunda kaldım. Kaderin garip bir oyunu sonucu bütün kışlıklarım, uzun kollularım, montlarım, deodorantlarım, en sevdiğim t-shirtlerim, en sevdiğim yorganım, yani kısacası en gerekli eşyalarımın hepsini daha sonra kargoyla yollanmak üzere İzmir'de bırakmak zorunda kaldım. Özetle, düz bir siyah t-shirt, bir pantolon ve 1-2 olsa-da-olur-olmasa-da-olur t-shirtümle ve 1 valiz dolusu topuklu ayakkabıyla kalmış durumdayım. Geceleri yorgansız ne kadar donduğumdan bahsetmiyorum bile.
Hayatımda gördüğüm en dandik uçağa adımımı attığımda KTHY ile bir daha uçmayacağımdan emindim. Gerçekten uzun süreli bir uçak yolculuğuna her yolcunun kendine ait bir ekranı olmayan minicik bir uçak verildiğini ilk kez gördüm. Ayrıca uçağın içi çöp doluydu. Türk Havayolları'nın kazıklama politikasını geçen gördüğüm tek havayolu ayrıca KTHY, 475 YTL bagaj parası verene kadar 420'ye 2. bir bilet alıp bagajımı yanımdaki koltuğa oturtur, kemerini de bağlar öyle götürürdüm be kardeşim, sinirleniyorum yine bak şimdi.
Ayrıca Pasaport Kontrol'deki adama da selam etmek istiyorum buradan, götünüz kalkmış sizin götünüz.
Neyse, onun dışında herşey süper geçmekte. Birbirinden güzel ve taş, ayrıca süper müzik zevki sahibi 4 İngiliz'le birlikte yaşıyorum, çok eğleniyoruz, hatta Cumartesi'den beri arka arkaya parti modunda geçmekte gecelerimiz. Evimiz de tüm Willows Court'un parti evi ilan edildi sanırım, çünkü ne zaman salona insem 100 tane tanımadığım insan bas bas Bloc Party açmış oturmuş içiyor oluyor.
Cumartesi gecesi barcrawl ve dün gece speed mating'den sonra alkol ve "Let's mingle" cümlesinden nefret etmiş durumdayım. Ama bu gece Beach Party var?
4 comments:
"We'll never be as young as we are tonight." - Chuck Palahniuk
mingle gecelerimin vazgeçilmez mottosu. sen de aklının bir kenarına köşesine yaz, 60 yaşına gelince "ah şimdi genç olacaktım" diye sayıklama.
60'a gelince en ufak bir pişmanlık ya da uktem olacağını sanmıyorum, o derece yaşadım şu ana kadar.
tebrik ediyorum o halde seni. imreniyorum da birazcık ;)
KTHY'ye laf yok. yani 35 kilo fazla da yani ipek! :)
valla 10 yıldır KTHY ile rahatça uçuyorum. oyle diger havayolları gibi uzuunn rotarları da yok ayrıca :)
bu arada ingiltere baymıyormu insanı? sürekli hava kapalı, insanlar bir acayip ?!
Post a Comment