Monday 16 June 2008

i'd break the back of love for you

Geçen hafta dışarı çıkıp 2 aylık asgari ücret kadar bir para harcadıktan sonra bugün de kendimi tutamayıp yine alışverişe gittim. Mudo'da bir aylık maaş daha harcadım, Çarşamba günü de Vakkorama'ya gidip bu ayın son alışverişini yapmayı planlıyorum. Yani umarım öyle olur yoksa yakında gecekonduya taşınmamız gerekecek bu gidişle.

Kahverengi boya aldım; Cuma günü doğal, kahve ve bronz bir şekilde İstanbul'a dönmeyi planlıyorum. 6 yıldır saçlarım kahverengi olmamıştı, biraz korkuyorum.

Bugünlerde pek bir mutlu, pek bir iyimserim. Nette çok daha az zaman geçiriyorum, bu yüzden olabilir. Ruh halim neredeyse 2 yıldır bu kadar iyi olmamıştı. Umarım geçici olmaz.

Detox çılgınlığı içindeyim, hiç yemek yemeyip günde 2 kez bulabildiğim her türlü yeşil sebzeyi blender'da karıştırıp onun suyunu içiyorum. Tadı iğrenç, ama zaten herşeyin kötü bir yönü vardır mutlaka. Sonucu merak ediyorum.

Hayatta İzmir havası, güneş ve alışveriş üçlüsünün halledemeyeceği sorun yok galiba.

Benden kaçan depresyonum kediye girdi sanırım, hayvancağız 1 haftadır zavallı bir modda geziniyor. Gezinmiyor bile hatta, uyuyor hep.

Efes One Love'da The Long Blondes iptal olmuş galiba, haberin kaynağı Reset'miş. O zaman inanmam ben. Zaten Radar'da izlemiştim onları, iptal olsa da pek üzülmem.

Placebo-Post Blue söyledim bugün bütün gün. Tam mutluluğuma yakışır bir şarkı zaten.

it's in the water baby, it's in the pills that pick you up
it's in the water baby, it's in the special way we fuck
it's in the water baby, it's in your family tree
it's in the water baby, it's between you and me

bite the hand that feeds
tap the vein that bleeds
down on my bended knees
i'd break the back of love for you

2 comments:

ilke said...

ay pek sevindim :)

duygubaysal said...

'Benden kaçan depresyonum kediye girdi sanırım, hayvancağız 1 haftadır zavallı bir modda geziniyor.'

ehu onu da alışverişe çıkar arada, açılsın ;)