Birisi bana "Senin gibi ilişkilerin güllük gülistanlık olmasını bekleyen, bir sorun çıkınca hemen kaçıp gidenler yüzünden bugün ilişkiler bu durumda; sevgilin kötü bir ruh halinde olsa ve seni sinir etse hemen 'artık ilgimi çekmiyorsun' diye ayrılacak mısın?" diye cevap attı.
Ona mono ya da poly olsun tüm ilişkilerin kötü süreçlerden geçebileceğinin farkında olduğumu ve ilişki kötü gidiyor diye asla arkamı dönüp gitmeyeceğimi, "ilgimi üzerinde tutmak" derken kastettiğimin birlikteyken gözümün dışarı kaymayacağı biri olduğunu söyledim. Ne zaman tek eşli bir ilişkide olsam istisnasız her seferinde gözüm başkalarına kayıyor maksimum 1-2 ay içinde, ilişki ne kadar süper ve mutlu gidiyor olursa olsun. Kendimi kapana kısılmış hissetmeye başlıyorum. Bundan sonra sadece tek bir insanla birlikte olabilmem için fena halde aşık olmam gerek diye düşünmemin nedeni bir insana o derece aşık olursam gözümün dışarı kaymayacağına inanıyor olmam. Kendimi deliler gibi aşık ve çok eşli bir ilişki içinde göremiyorum; o kadar aşıksam başkalarına zaten ilgi duymam diye düşünüyorum.
Neyse, ben bunları söyledikten sonra başka biri daha cevap attı. "Bu dediklerin çok incelik yoksunu ve aptalca" şeklinde. Neymiş, o aynı anda poly ve aşık olabilirmiş; poly olmak onun için kendisiyle ilgili bir şeymiş, başkalarıyla değil; o yüzden yeni biri hayatına girdi ve ona "çok aşık" oldu diye değişecek bir şey değilmiş.
Herkesin benimle aynı düşüncelere sahip olması gerekmediğinin tabii ki farkındayım, ama herkeste aynı farkındalık mevcut değil, görünen o ki.
Birinin düşünceleri hoşuna gitmiyor diye onun dediklerine "aptalca" deme hakkı var mı insanların?
Başkalarını kırıcı bir şey diyor olsam, evet. Birilerine karşı nefret içeren ya da onları küçümseyen bir şey diyor olsam, evet. Saçma sapan genellemeler ya da sosyal tespitler yapıyor olsam, evet. Başkalarını kapsayan varsayımlarda bulunsam ya da teoriler üretsem, evet. Mesela "Poly olmak en iyisidir" türü bir yargıda ya da "Poly ilişki içinde olanlar aşık değildir" türü bir genellemede bulunuyor olsam birilerinin cevap verme hakkı doğar.
(Tam olarak anlatabiliyor muyum emin değilim, anlatabiliyor muyum biri yorum yoluyla belirtsin lütfen. Zaten bu aralar o kadar yorumsuzum ki kendi kendime konuşuyormuşum gibi hissediyorum.)
Ama alt tarafı "Bu konudaki tecrübeleriniz/düşünceleriniz nelerdir" türü bir soruya cevap olarak kendi tecrübelerimi yazmışım yahu (bu kelimeden nefret ederim ama cuk oturdu).
Benim o konu ile ilgili düşünce, his ve tecrübelerim onlar. Ne başkasıyla ilgili bir şey diyorum, ne birilerine laf ediyorum, ne de en ufak bir genelleme yapıyorum. Yazdıklarımda başkalarına dair en ufak bir bahis yok. Hepsi tamamen kişisel deneyimlerim ve bu deneyimler sonucu kafamda oluşan izlenimler.
Bunun nesi aptalca?
Hoşuna gitmeyebilir, saçma bulabilirsin; "Ben bunu asla yapamazdım", "Nasıl böyle bir şey düşünebilirsin" diyebilirsin. Aynı anda poly ve aşık olamayacağıma inanmam senin neden bu kadar sinirini bozuyor ki seninle en ufak alakası olmayan, tamamen kişisel bir şeye "aptalca" deme hakkını kendinde görüyorsun?
Bunu yapan da 45 yaşında bir kadın üstelik. Literally, annem yaşında.
İnsanlar bir ilginç diyorum inanmıyorsunuz.
7 comments:
insanların birbirini yargılarken laflarının ayarı olmaması özellikle bu sanal ortamlarda çok karşılaşılan bir durum bence. ilk başta insanın siniri bozuluyor. hatta bazen hakarete varan yorumlar geliyor, zıvanadan çıkıyorum o zaman.
45 yaşında ama bir ergen gizli sanırım hatunun içinde.
üşenmeden birinin blog'unu okuyup sonra hakaretvari yorumlar atmak da ayrı bir ilginçlikmiş gerçekten, hiç başıma gelmedi. anonim yorumlara izin veriyor musun, yoksa gayet kendi kimlikleriyle mi yapıyor insanlar bunu?
kendi blogumda vermiyorum ama sertolsun'da anonimlere de izin veriyoruz. haliyle orada küfürler havada uçuşuyor bazen, yeri geliyor orospu diyorlar, bazen abuk subuk fikirleriyle üste çıkıp küfür ediyorlar falan.
zıvanadan çıkmak normal, hayatta en sinir olduğum insan modellerinden biridir anonimliğinin arkasına sığınıp saçma salak laflar edenler.
"%50 gay, %10 bitch, %15 player,
%5 love fool, %20 self indulgence" bu çok hoşuma gidiyor, bu arada.
klavye delikanlılığı denen bir sendrom var insanlarda. karşısında "insan" yokmuş gibi davranıyorlar. tamam sanal dünya nereye kadar bir anonomin yorumunu takabilirsin diyor insan ama bir yerde hiç tanımadığın birinin sana gelip ana avrat sövmesi ve bunun defalarca tekrarlanması insanı sinirlendiriyor hatta yeri geliyor üzüyor..
kendimi daha iyi anlatamazdım sanırım:)
"klavye delikanlılığı" lol süpermiş. kullanıcam bunu.
o tür şeyler benim de canımı sıkıyor, o yüzden anonim yorumlara izin vermiyorum. eskiden yazdığım başka bir blogda anonim yorumlar açıktı ve hiç tanımadığım insanlar yazdığım şeylere yorum yapmak yerine "ne orospusun, amma kilo almışsın" falan türü kişisel saldırılarda bulunuyorlardı, hoş değildi.
Gerçek hayattan ipini koparan bloğa saldırıyor. Çünkü blog kırmızı pelerinini cesurca açarak ipini koparan bu saldırganlara meydan okuyor.
Post a Comment